HAKKINIZI BİLECEK, ARAYACAK, ALACAKSINIZ...

Özgür DENİZ - 26.01.2023

Sadece sorun, sadece…  Soruların bittiği yerde yaşam yok olmuş, ölüm var olmuştur. Çünkü soruların varsa; sen varsın ve yaşıyorsun demektir.

 

Sormazsanız; bilemezsiniz, arayamazsınız, alamazsınız. Kimin kim olduğunu umursamadan, kimsenin hiçbir kimliğini takmadan sorun sorunuzu. Çünkü yaşadığınız hayat sizin hayatınızıdır ve o hayatı her türlü yönleriyle yani her türlü duygularıyla ve düşünceleriyle siz yaşıyorsunuz, gülen siz olduğunuz kadar ağlayan da sizsiniz, sevinen siz olduğunuz kadar acı çekende sizsiniz. Ve siz kimsenin umurunda değilsiniz, yemin ederim ki değilsiniz. Kimse de sizin umurunuzda olmamalıdır. Kimse size bir şey söylemesin, hakkınızı çalmasın, çalınan hakkınızı geri almak için savaşsın ya da aldıysa geri versin. Bundan başka hiçbir şeyi düşünmeyin ve umursamayın. Sadece ama sadece bunu bilin, anlayın ve gereğini yapın. Gerisi angaryadır, laf-ı güzaftır. Siz sormadıkça kimse söylemez, hep gizler. Zira gizlemenin getirisi, açıklamanın belası çoktur. Hakkınızın ne olduğunu bilmek istiyorsanız sormak zorundasınız. Hakkınızı aramak için bilmek zorundasınız. Hakkınızı almak için aramak zorundasınız. Bu dünyada bugünden sonra kimse getiripte, işte bu da sizin payınıza düşendir diye elleriyle vermez, vermeyecek. Zira herkes kendi çıkarı peşinde, kendi çıkarı peşinde olmasa bile, hiç kimse herkes mutlu olsun diye yaşamıyor. Yaşıyorum diyen, yemin ederim ki yalan söylüyor. Herkesin mutlu olacağı yolu gösterseniz, kimse girmiyor. Zira bencilliğin buzlu sularında yüzmek tatlı ve keyifli geliyor herkese. Aksini söyleyen olursa inanmayın, zira yaptıklarıdır söyleyeni yalanlayacak olan. Ya onurlu yaşarsınız ya da onursuz, burada karar tamamen sizindir. Onursuz yaşıyorsanız da istediğiniz içindir, onurlu yaşıyorsanız da istediğiniz için. Ve yaşıyor olmak değildir önemli olan, insanca ve onurluca yaşamaktır.

 

Mesela sorun;

 

Kimim ben, niçin buradayım, burası neresi, burası benim için ne anlam ifade ediyor?

Bu devlet, bu topraklar, bu kaynaklar kimindir?

Yasa varsa niçin vardır?

Yasalar niçin yapılır?

Yasaları kim yapar?

Yasalar halk için midir yoksa kodamanlar için mi?

Niçin zayıflar takılır kalırda, güçlüler deler geçer yasaları?

Birileri efendi, birileri köle midirler?

Bu devletin hazinesi kimindir?

Birileri fazla alıp, birileri az alabilir mi?

Dağıtımda taksim neye göre yapılmaktadır?

Herkes yasaları ve bu toprakların altındaki ve üstünde ki kaynakları dilediğince kullanabilir mi?

Kaynaklar herkesin ortak mülkü müdür yoksa birilerinin özel mülkü müdür?

Burada bir hakkım var mıdır, varsa nedir?

Hakkım bende midir yoksa çalınmış mıdır?

Hakkımın nerede olduğunu nasıl öğrenebilirim?

Siyaset nedir, nasıl ve niçin yapılır?

Siyasetçi kimdir, görevi nedir, yapmadığı nedir, yaptığı nedir?

Bu ülke kodamanların babalarının çiftliği midir?

Siyasetçiler, kodamanların iş takipçileri midirler?

Vatan nedir, birilerinin her türlü engelleri geçiş şifreleri midir?

Din nedir, birilerinin her türlü engelleri geçiş şifreleri midir?

Cumhuriyet nedir, birilerinin her türlü engelleri geçiş şifreleri midir?

Allah diyen, vatan diyen, cumhuriyet diyenler gerçekten mi demektedirler yoksa getirilerini bildikleri için mi?

Bu ülkede gariban Anadolu çocukları niçin hayal kuramamaktadırlar?

Gariban ama onurlu bir Anadolu çocuğu niçin güzel hayaller kurmaya hasrettir?

Kimlerdir gariban Anadolu çocuklarını böylesi bir hayata mahkûm edenler?

Her türlü zevki yaşamak ve her türlü mülkü edinmek sadece komprador pezevenklerinin soysuz piçlerinin hakkı mıdır?

Cahil piçler insanlardır da, gariban çocuklar vahşi yaratıklar mıdırlar?

Bu topraklarda kimin yaşı, teri, kanı, emeği daha çoktur hatta bu var olan şeylerin hepsi kimse aittir?

Gariban Anadolu çocuklarının budan böyle bu topraklar üzerinde ev ya da araba alamayacak olmaları nasıl bir duygudur ve onların ruhlarında nasıl depremler yaratmaktadır bu durum?

Bu ülkenin hazinesi kodamanların hususi arpalıkları mıdır ki de, istedikleri gibi kullanabilmektedirler?

Bu ülkede niçin her şeyden istifade edenler her daim komdanlar olmaktadırlar?

Bu ülkede paraya tahvil edilen bir şey düştüğünde nasıl oluyor da kodamanlar kazanmaktadırlar ve nasıl oluyor da yükseldiğinde de kodamanlar kazanmaktadırlar?

Biz gerçek hayatı yaşıyoruz zannederken sahte bir hayatın içinde miyiz acaba?

Bu ülkede her türlü hakkın en iyisi sadece komprador pezevenklerin piçlerine mahsus mudur?

Bu ülkede işlenen cinayetler nasıl işlenmektedir, kim işlemektedir, katiller niçin bulunamamaktadırlar ya da bulunmaları istenememekte midir?

Uzun yıllardır cinayetler işlenmektedir ve hepsi fail-i meçhul olarak kalmaktadır, peki bu niçin böyledir, nasıl böyledir, kim için böyledir?

İnsanların kanları üzerinden büyük vurgunlar mı vurulmaktadır ve bu vurgunların ortakları kimlerdir?

Bunca gazeteci, siyasetçi, aydın ne adına, kim adına, nasıl katledilebilmektedir?

Bu ülkede gözümüzün gördüğü her şey koca bir yalan mıdır?

Gerçek olan nedir?

Gerçek olanı bilmek tehlikeli midir, kim için ve niçin tehlikelidir tehlikeli ise?

Gerçek diye bildiğimiz şeylerin çoğu ya da hepsi yalan mıdır, hikâyeden mi ibarettir?

Gerçek diye gözlerimize sokulan şeylerin arka planında kotarılan rantlar, çıkarlar mı vardır?

Yalan dünyadan gerçek dünyaya adım atmak için ne yapmalıyız?

İnsanca ve onurluca yaşamayı ne kadar istiyoruz, istiyor muyuz?

 

Sorular, sorular, sorular, hiç bitmesin sorular, en tehlikeli sorular sorun, sorularla kalın, sorularla yaşayın, sorduğunuz soruların cevabını da mutlaka bulun.

Tarih: 26.01.2023 Okunma: 300

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?