TEMA ve İZÇEP’te birbirinden değerli kişilerle tanıştım. Bu kişilerle dostluk, arkadaşlık çok hoş, çok güzel, çok keyifli… Ancak o dostları kaybetmek çok üzücü, çok acı verici… Onlarla olan anılarımız teselli edici. Kaybettiklerimizi anmakla, onları yanımızda gibi hissediyoruz. İnsana iyi geliyor.
Aramızdan ilk ayrılan Yakup Bilek oldu. Yakup Abi, hemen her toplantımıza, her gezimize katılırdı. Sıklıkla yan yana düşerdik. Tatlı tatlı, neşeli neşeli anlatırdı. Yemeyi-içmeyi severdi. Gezi esnasında, bir lokantada mola vermek konusunda tereddüt olursa, şakayla karışık, “duralım, ben ısmarlayacağım” derdi.
2015 Eylül ayının ilk günlerinde kaybettik. Cenazesi, Üçkuyular’daki bir camiden kaldırıldı. Çok kalabalık bir İZÇEP topluluğu olarak törende bulunduk. Hemen hemen bütün üyelerimiz katılmıştı. Cenaze, defin için Alaçatı’ya yola çıktıktan sonra, biz yakınlardaki bir kafede oturmuştuk ve “Yakup Bey bizi burada buluşturdu. Sayesinde, dönemin ilk toplantısını yapıyoruz” demiştik.
En büyük tesellimiz, Yakup Bey’den en büyük kazancımız, bizi değerli eşi Rabia Hanım’la tanıştırması… Rabia Hanım’ın İZÇEP’i benimsemesi ve her müsait olduğunda toplantılarımıza, etkinliklerimize katılması, bizi daima desteklemesi… Sağ olun Rabia Hanım. İyi ki varsınız.
Yakup Bey, bir toplantımızda kitapçığa bakıyor.
Geçen yılın son toplantısını, 07 Aralık 2022 tarihinde, Kültürpark’ta Gençlik Tiyatrosu salonunda yapmıştık. Aşağıdaki fotoğrafta, birinci sırada Merih Hanım’ı, ikinci sırada Lütfü Bey’i, hep hatırlayacağımız gülümseyen yüzleriyle görüyorsunuz. Toplantıdan sonra, Av. Hasan Devrim’le (yanında oturuyor) birlikte, Lütfü Abi beni, daha önceden bahsettiği, Basmane’de bulunan Balkan Yazarları Derneği’ne (BALYAZDER) götürdü. Dernek yönetimiyle tanıştık ve oraya üye oldum. Orada, çay eşliğindeki sohbetimiz, Lütfü Abiyle son görüşmemiz oldu.
Beni, BALYAZDER’le tanıştırdıktan birkaç gün sonra, Lütfü Abi bir trafik kazası geçirdi. Kaza anında, değerli eşi Selvinaz Bölünmez’i, Aralık ayı sonunda da Lütfü Abiyi kaybettik.
Beni BALYAZDER’le tanıştırmak, Lütfü Bey’in bana çok büyük bir lütfu oldu. Dernek oldukça faal ve işlevsel… Kitap ve dergi yayınlayabilme yetenekleri var. Ocak ayında yapılan seçimde bendenizi Denetim Kurulu’na aldılar. Bu dernekle iş birliği yapabileceğimizi, gezi düzenlemek gibi ortak etkinliklere imza atabileceğimizi değerlendiriyorum. Dernek merkezine gençler de geliyor, belki onları çevreci yapabiliriz.
Lütfü Abi’nin acısı daha çok tazeyken, onun vefatından iki hafta sonra, 12 Ocak 2023’te, ikinci dönem başkanlığımızı yapan Merih Hanım’ı kaybettik. Onursal başkanımız Alaettin Bey’le birlikte bize yıllar boyunca liderlik ve rehberlik etmişti. Ne güzel bir örnekti o!
Doğa ve çevreye adanmış bir hayatı vardı. O hasta haliyle her yere yetişmeye çalışırdı. Toprak ve yeşil aşığı Hocamıza, “DOĞA’NIN ANNESİ” adını yakıştırmıştık. Doğa öksüz kaldı, biz kendimizi öksüz hissediyoruz. Yerini doldurmak çok zor.
Bu arada, salgın döneminde, daha çok TEMA’dan tanıdığımız Ali Ulvi Tunalı’yı kaybettik.
Her birini rahmetle anıyorum.
Şimdi, toprak ananın koynunda olan arkadaşlarımız, çevre sevdalıları, tabiatı, toprağı, atmosferi, suyu korumak için mücadele ettiler. Onlar nasıl ki cehenneme dönen yerküreyi cennete çevirme çalıştılar, eminim ki Yaradan da onların yurdunu, pırıl pırıl, rengarenk cennet bahçelerine çevirmiştir.
Sevgi, saygı ve özlemle….