Yaşamak için verilmişti.
Biz yaşamamışız, yalanlara kurban vermişiz, zayi etmişiz.
Biz kaybederken gürültüde, birileri kazanmış sessizce.
Biz yaşatmak için yanarken,
Onlar yaşamak için yakmışlar.
Yandığımızın farkına bile varamamışız.
Bizi yara bere içinde bırakmışlar.
Bizi uyutmuşlar.
Uyumamışlar.
Uyutmayı uyanıklık sanmışlar.
Bizi bekleyen sevinçleri çalmışlar.
Acıları bırakmışlar bize.
Her şeye geç kalmışız.
Açılacak kapıları geç çalmışız.
Çaldığımızda açan olmamış.
Açılanda da yaşanacak bir şey kalmamış.
Bize bir ömür daha lazım.
Var mı bir ömür daha?
Verilir mi?
Kim verebilir?
Suçlu kim?
Bilmiyorum.
Siz geç kalmayın.
Bekletmeyin açın.
Beklemeyin gidin.