TÜRKİYE’NİN BAŞBAKANI BÖYLE OLMALI

İsmail Hakkı CENGİZ - 30.01.2009

Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.

 

 

 

Çok kısa bir süre önce, bölgemizde, 3 hafta süren bir insanlık acısı ve ayıbı yaşamıştık. Üzerinde yaşayanların naklen seyrettiği bir dünya, bir halkın çoluk-çocuk katliamına sahne oldu.

Bugünlerde Davos’ta, “Dünya Ekonomik Forumu” adı altında, liderlerinin toplantısı var. Böyle bir ortamda, bütün dünyanın gözü önünde hem katliam yapan ülke temsilcisinin, hem de mağdur olan tarafı savunanların konuşup, tartışabilmesi gayet olumlu bir gelişmedir. Barışın kurulması ve sürdürülmesi bakımından umut vericidir.

Daha güzel ve umut verici olan ise, herkesin fikirlerini özgürce ifade edebilmesidir.

*                      *                      *

Başbakan Erdoğan, İsrail Cumhurbaşkanı Perez ve Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa’nın aynı platformda yan yana görünce çok şaşırdık.

Son günlerde yaşananlar dolayısıyla, düşünceleri birbirine taban tabana zıt olan tartışmacılar, kelimenin tam anlamıyla yumdular gözlerini, açtılar ağızlarını!

Yan yana gelen konuşmacıların bir canlı yayında birbirlerini bu derece suçlayıcı ve ağır sözlerle itham etmeleri oldukça yadırgatıcıydı. Bu, tarafların birbirine duydukları ve içlerinde biriktirdikleri öfkenin bir yansımasıydı, herhalde!

Bizi daha fazla şaşırtan ise; İsrail saldırılarından önce ve saldırılar esnasında göstermesi gereken tepkiyi göstermeyen Başbakan Erdoğan’ın, şimdi gösterdiği aşırı tepki oldu.

Aşırı diyoruz ama beklediğimiz ve İsrail yönetiminin çoktan hak ettiği bir çıkıştı bu. Bu tepkinin sadece İsrail’e değil, onu destekleyen Batı âlemine de olduğunu değerlendiriyoruz.

Batı karşısında uzun yıllardır böyle bir dik duruşa şahit olmamıştık.

Sayın Başbakanın tepkisi diplomatik nezaketi çiğnemiş olabilir. Fakat Şimon Perez’in sözleri de, hiç de diplomatça değildi. Türk Başbakanını azarlar bir pozda ve tondaydı.

Eğer Başbakan, bu tepkiyi göstermeseydi; akşamki oturum için söylenecek söz; “Fırçayı yedi oturdu!” olacaktı. Başbakanın cevabı biraz aşırı olmakla birlikte, Batı’nın anlayacağı tarzda olmuştur.

*                      *                      *

Panelde neler söylendiğini TV’lerden dinlediniz, gazetelerden okursunuz. Sayın Başbakanın bütün söylediklerine katılıyoruz. Bize göre söylediği iki cümle son derece önemliydi.

Birincisi, kendisine yüksek sesle hitap eden Perez’e “Sayın Perez sesinizi yükseltiyorsunuz, çünkü suçluluk psikolojisi içindesiniz!” cümlesi…

İkincisi de, Perez’in konuşmasını alkışlayan dinleyicilere, ”Zulme alkış tutanları kınıyorum. Çünkü katliamlara alkış tutmak, bu insanlık suçuna ortak olmak demektir!” cümlesi…

Her ikisi de haklı ve yerindeydi.

*                      *                      *

Önceki güne göre dünya barışına ve “adil bir dünya ideali”ne daha yakınız. Çünkü şahsiyetli ve kendine güvenli bir duruş herkeste saygı duygusu uyandırır ve itibarınızı artırır.

Kural tanımaz devletin cumhurbaşkanı karşısında dik duran, ona hak ettiği cevabı veren Erdoğan’a; Gazze’de hayatını kaybeden, sakat kalan ve yaralananlar adına teşekkür ediyorum.

Türk vatandaşı olarak da kendisini yürekten tebrik ediyoruz.

 

 

Önceki yazılar

Tarih: 30.01.2009 Okunma: 763

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?