Kayıp Nesil..
Dalmışım uykuya
İnsanlık bu ya
Gördüm bu gece
Garip bir rüya.
.
Alacakaranlık
Eski bir savaş alanı
Bir uğultu kulaklarımda
Garip bir uğultu
Etrafa bakıyorum şaşkın nazarla
Bir başka buranın toprağı taşı
Derken fışkırdı sanki yerden
yüzlerce, binlerce şehit naşı
Kiminin kupmuş kolu
kiminin bacağı
Kiminin ellerinde kesilmiş başı
Yaraları taptaze
Kanlar akıyor
Öyle sıcak öyle sıcak ki
Ellerimi yakıyor
Şehitlerse dönmüş bana nakıyor
O ne bakış Yarabbi
Yüreğimi ciğerimi yakıyor.
Bir kan gölü ki ortalık
taa dizlerde
Şehitlerin ayakları yerde
başları yıldızlarda.
Hepsi mücerred
Öylesine dimdik duruyor...
Bir mahşeri uğultu
Bu uğultu arasından
Yerleri titreten bir ses
'Sen kimsin? ...
Kimsin sen? ..
Diye soruyor
O mahşeri uğultudan
Ürpertiyle sıkıntıyla uyandım.
Yatağımdan doğrularak yastığıma dayandım.
Terler içindeyim...
O müthiş bakışlar hala üzerimde,
Bir titreme bir titreme her yerimde.
Ve o mahşeri uğultu kulaklarımda.
Beynimi parçalıyor..
'Söyle sen kimsin?
Kimsin sen? 'diyor.
Galiba korkudan küçük dilimi yutdum
Ki; bir anda kim olduğumu bile unutdum.
Gümbür gümbür o sesler
'Ahmet, Mehmet, Ali, Ömer,
Hasan’dı ise adınız
Neden,neden
Allah Allah diye kazandığımız zaferleri
İçe içe kutladınız
Vatan,millet,din,namus,bayrak
Deyip savaşmıştık biz.
Hani nerde bıraktığımız
Emanetleri ne yaptınız
Söyle sen kimsin, kimsin sen? ..
Ben bu ağır soruların altında ezilirken
Torunum karşımda
Hayretten büyümüş gözlerle bana bakıyor
Bu bakış daha da acı
Şu sorular saklı sanki gözbebeklerinde
'Bize nasıl bir dünya bıraktınız
Neden bizi diri diri yaktınız?
Ve gene aynı sorular
'Sen kimsin be heyy şaşkın
Kimsin sen? ...
Ben mi;
Ben
Yıldızlardan çöplüklere indirilmiş
Masallarla,ninnilerle kandırılmış
Zulümlerle,baskılarla sindirilmiş
Heyecanı,duyguları söndürülmüş
Sırtı; geçmişine,tarihine döndürülmüş
Ve ruhu öldürülmüş
Kayıp bir nesil....
Heykel gibi dondurulmuş
Bir köşeye kondurulmuş
Kayıp nesil...
Talihsiz mi talihsiz
Zavallı mı zavallı
Tembel mi tembel
Aciz mi aciz
Korkak mı korkak
İşte böye bir nesil...
Halimize bakmışlar
Avrupa’nın kuyruğuna takmışlar.
Geçmişiyle bugününü çatıştıran,
Geleceğinden umudunu kesmiş
Hak ile batılı karıştıran
Çok müthiş fırtına enkazı arasında
Kayıp bir nesil...
Ben kim miyim
İtiraf etmeliyim artık
Geçmişle gelecek arasında
Bir garip varlık
Dedesini torununa anlatmaktan aciz
Zavallı bir yaratık...
Anladın mı şimdi yavrum
O kadar büyük ki; benim sorunum
Ne dedem memnun benden
Ne de torunum...
(8-11-2006-Ankara)
Arşiv